Baharda Paris...

Baharda Paris

-'te parklardaki agaçların dalları yerlere kadar pembe ve beyaz çiçeklerle agırlasır, sarkar, gruplar halinde insanlar o agaçların önünde thai chi yapar

-'incecik (kıskanç anınınızda çalı fasulyesi de diyebilirsiniz) parisienne kadınlar tiril tiril çiçekli elbiseleri ve bisikletleriyle sokaklara çıkar (bütün kısı yemek yemeden mi geçirdiniz insafsızlar diye bunalıma girersiniz)

-'te kafelerin terasları dolar tasar, zaten yavas akan sehrin temposu daha da agırlasır, zaten uzun olan ögle yemekleri uzar da uzar

-'te parklarda, ögle yemegi ve sarap sonrası mahmurluk kitaplar okunarak, yüzünüzü günese dönerek geçirilir

-'te hava birden ısınır, bir gazla yazlıkları çıkarırsınız sonra bunun sadece bir teaser oldugunu 3 gün sonra geri gelen insanı ısıran sogukla anlarsınız

-'te seine nehrinin sol yakası ve st louis adası nehir kenarı aksamları saraplarını alıp gelen, piknik yapan, müzik yapan, dans eden, sohbet eden insanlarla dolar. ertesi sabah erkenden çöp arabaları geçmeden jogging yaparsanız içilen sarap siselerinin sayısına inanamazsınız

- sidik kokar (ah su fransızlar bir de saga sola isemese ne güzel olur)

-'te yaslı ve çok sık hanımlar ve beyler sapkalarını giyip yürüyüse çıkarlar, mutlaka size gülümser ve kibarca sohbet ederler

- turist istilasına ugrar. birkenstock içine çoraplarını geçiren bir de bilegin üstünde dizin altında biten pantalonları, boyunlarında kameralarıyla hafif tombulca turistler heryeri doldurur. siz kim hangi memlekettendir oyunu oynar eglenirsiniz

-chanel'in ve louis vuitton'un önünde sürekli kuyruk olan asyalı turistler de digerlerine katılır. nasıl olup da hermes'ten o kadar çok sey alabildiklerini anlamazsınız.

-'te evsizler çogalır. Oysa mahallenizdeki tüm evsizleri tanıyor, onlarla selamlasıyorsunuzdur. yeni gelenleri tanımazsınız. uyurken veya birsey için yerlerini terkettiklerinde bıraktıkları kagıdı okursunuz. üzerinde "su an yerimde degilim ama siz yine de biraz bozuk para bırakırsanız sevinirim" yazar. gülümser birkaç kurus bırakırsınız

-'te trafik yine altüsttür ve parisliler yine trafikte korna çalmaya - kavga etmeye devam eder. ama kavgada bile "sizli bizli" konusmayı bırakmazlar. "beyefendi siz tam bir aptalsınız"

-'te kıs boyunca çok para kazanamayan bateux mouche'lar (zı fly boat) seine'i doldurur. seine E5'e döner tekne trafiginden

-'te metrolar ter kokmaz. her ne kadar biz millete "fransızlar hiç hijyen degil zaten banyoyu da bizden ögrenmisler" diye mok atmayı sevsek de, ne yazık ki metrolarda kokanlar parisliler degil paris'i dolduran fakir göçmenlerdir ki içlerinde çok hijyenik hemsehrilerimiz de yok degildir.

-güzeldir. Zaten Paris 4 mevsim güzeldir.