7.7.11

Mecburen Sportif

Fransızlar spor yapmak konusunda hiç iddialı değiller. Sabahları jogging'de taş çatlasın 10 kişi ya görür ya görmezsiniz. Bu özelliklerini çok takdir ediyorum çünkü Isviçre'de yaşarken spor yapmayınca suçluluk duygusundan çektiğim eziyetten zaten spor yapmış gibi kalori yakıyordum. Oysa burada yar yarım ekmek bageti, sür içine çilekli marmelatla tereyağını, gelene geçene bak...
Geçenlerde TV'de bir program vardı. Kadınlar jogging kıyafetlerini renkli ve dikkat çekici seçiyorlar diye. Haberi yapan muhabirlik okulunu Türkiye'de bitirmiş olmalı çünkü ancak bizim TV'lerin aklına gelir böyle uyduruk haber konusu. Bir de o koşarken dikkat çekmek isteyen kadınlar kim çok merak ettim doğrusu, aklı başında hangi kadın göbek bir tarafa, popo ayrı tarafa birbirinden bağımsız sallanırken herkes ona baksın ister?
Neyse benim sporla ilgim alakam tabii ki Istanbul'da yaşarken sabah asansörden inip arabaya kadar yürümekle sınırlıydı. Elektrikler kesik olduğu ve asansör çalışmadığı için giriş katında merdivenlerde oturup elektriklerin gelmesini beklemişliğimiz vardır benim biladerle.
Isviçre'ye taşındım ve piknik tip yaşayıp gittiğim mutlu dünyam alt üst oldu. Herkes haldır haldır dağ tepe tırmanıyor, kışın kayak, yazın yüzerek gölü geçmek falan... bir tembele ters gelen şeyler bunlar. Ama "D" kişisi de memleketinin özünü içinde yaşatan bir kişi olduğu için bir süre sonra pasif agresif direnisime son verip mecburen ağlaya ağlaya ben de tırmandım o dağları tıpış ve de tıpış.
Sonra Afrika'ya taşındık ama artık benim içime spor denen zararlı mikrop girmisti ve benim için çok geçti. Senegal'de sokaklarda uzun boylu dünya güzeli insanlar durmadan spor yapıyor. Sen zaten yanlarında eciş bücüş dağ mantarı gibi kalıyorsun bir de spor yapmazsan yaşama zaten.
Sonra Gana'ya geldim ki hayatımın en sevdiğim spor hocası dünyanın da iddia ediyorum en güzel kadını Patra hem hergün anamdan emdiğim sütü ağzımdan ve de burnumdan getirdi hem de hergün daha fazla daha fazla diye diye günde 2 saat haftada 6 gün spor yapar oldum. Yukarıdaki foto da bir cadılar bayramında spor hocamız ve spor arkadaslarımla thriller dansımızdandır ki o zamanlar the king of pop hayattaydi yani sanmayın ki filipinli mahkumlardan arakladık fikri.
Neyse şimdi bu kadar lafı şundan anlattım: çok üşeniyorum ya şu spora çıkmasam nolur bugün be hacı?

No comments:

Post a Comment