Tombukum tombuksun tombuk

Parisin cillop ama uzun vadede mantar olacak bir durumu var ki o da yemekler. Milföylerin arasına ekler koyup sandviç yapıp yer olduk ki bunun sonu küçük birer ton balığına dönmek olacağı için dedik ki 2 kuble rejim yapalım. Tabii "D" haftada 5 kilo falan veriyor sinir oluyorum (yemeğine gizlice seker mi atsam?) ben 2 haftada 100 gr vermişim. Saçımı kessem de verirdim zaten o 100 gr'ı ayıptır yahu. Böyle olunca Afrika özlemim depreşti. Neden derseniz şundan; Afrika'da kadının bayağı etli butlusu makbul.

Bir kere kilolu olmak zenginlik göstergesi onun için genç kızlar arasından kendine eş arayan damat adayları balık etli (ama ton balığı kıvamı) gelin arıyor. Ayrıca da evlendikten sonra kilo almazsa anne ve babalar damatları yeterince para kazanmıyor, kızlarına iyi bakmıyor diye o damadı yoluyor damat mamat demeden -ki boşanmaya kadar yolu var-. Bir de tabii direkt zevk meselesi Afrikalı erkekler etine dolgun hatun seviyor. Cirozdan hallice Avrupalı kadınları da hiç tasvip etmiyor.
Havaalanında pasaporttaki resmim daha toparlak surat, aktüel hali ise avurtları çökmüş (muhtemelen bir afrika restoranında zehirlenme sonrası olmalı yoksa avurt falan çöktürtmem aslanlar gibi) halde olduğum için kafama pasaportu yemişliğim vardır Gana'da. Pasaport polisi "haline bak ne güzelmişsin palyaçoya çevirmissin kendini" diye bağırıp fırlattı pasaportumu. Cok ezik bir hatiradir bu benim için. Bir de her tatil dönüşünde Vida beni "ayyy Madame şişko olmuşsunuz çok güzel" diye iltifat yağmuruna tutarak karşılardı -ki beni Istanbul'da ailenin kadınları besiye çekmiş pantalonlara giremez olmusum, kendimi kaz cigeri yapmak için besiye çekilmis agzindaki huniden sürekli yemek tikistirilan kazlara benzetiyorum, duymak istediğim en son şey şişko olduğum o an itibariyle.

Italyan bir arkadaşım var poposu hakikaten ihtisamlıdır, Italya'ya gittiğinde hiç jean pantalon giymez utanır ama Gana'da skinny jeanlerle geziyordu özgüven tavan yapmış halde nereye gitsek fıyt fuyt ıslık yağmuru.

Işte bu yüzden de evlenme yaşı gelmiş zengin aile kızları için Nijerya'da "fattening room" denen güzellik enstitüleri var. Kızı buraya gönderiyorsunuz, alması gerek kiloya bağlı olarak birkaç ay kız orada yaşıyor, günde 9 öğün ağır yağlı yemek, midenin kapasitesi artsın diye özel macunlar, vücut esnesin diye masajlar vs. Kızlar bütün gün hiç kıpırdamadan sadece yemek yiyorlar ki sonunda kendileri gibi zengin bir ailenin oğlu onları beğensin diye.

Yaaa işte böyle biz de burda 100 gr vermek için debelenelim reva mı yani bu sorarım size.

Not: Tombuk ne ola ki diyenler için "D" nin türkçe ögrenme denemeleri sırasında tombul diyemeyip dilimize kattığı yeni bir kelime. Bu kelimelerden çok var onu da yazarız elbet.