6.1.13

Talihsiz Yeni Yıl Kararları ve 12 Şanslı Üzüm Tanesi



Eski yılı gezmeyle gönderelim, yeni yıla da gezerek girelim felsefemizi bu yıl da hayata geçirdik. Yeni yıla Hamburg’da girdik. Ciddi Hamburg gezi yazısı okumak isteyenler buraya tıklasın. Habere Dikkat’e yazdığım yazılarda mümkün olduğunca cıvıtmıyorum biliyorsunuz. Yok ama gayri ciddi yazı iyidir diyorsanız o zaman okumaya devam edelim.

Geziyoruz geziyoruz ne oluyor? Eve dönüyoruz, ertesi gün ben temizlik yapıyorum. Bir gün önce şıkır şıkın giyinmişsin, şampanya içiyorsun, ertesi gün kafana tülbent takmış lavaboları ovuyorsun. Şizofren olmamak elde değil. (Bu paragrafı “sen de çok gezdin yeter ama artık” diyenlerin gözünde sempati yaratmak için yazdım, hayatım sadece gezmekten ibaret değil kızmayın balkona çıkıp camları da siliyorum konulu mesajım geçmiştir umarım)

Yeni yıl kararlarıyla ilgili şöyle bir stratejimiz var. Aynı kararları tekrar tekrar alarak dirençlerini kıracağız. Şöyle ki; her yıl “bu yıl sağlıklı yiyeceğim, disiplinli olacağım, hep erken kalkıp erken yatacağım” dersek bir noktada yemekler ve bir konsept olarak disiplin yorulur, biz birşey yapmadan kendiliklerinden vazgeçip biz onlara uyacağımıza onlar bize uyar gibi geliyor. Niye olmasın? Beyin gücü, enerji vs diyen herkese inanıyorsunuz benim disiplin kavramını yorabileceğime neden inanmıyorsunuz? Bu strateji doğrultusunda bıkmadan, yılmadan malum kararlarımızı yine aldık. Bu 11.yıl, az kaldı, yorulduklarını hissedebiliyorum, 15.yılda tamamdır bu iş.

Fakat alkol bütün kötülüklerin anası olduğu için, alkolün etkisiyle hiç olmadık bir takım kararlar da kaçmış araya. Ertesi gün duruma uyandık. Mesela bizim vaftiz velet Chucky’ye bir şans daha verme kararı almışız. (Chucky’nin seri katilliğe doğru gidişinin hikayesini hatırlamayanları da şöyle ve sonra da şöyle alalım). Fakat yeni yıl demişiz ama tam olarak hangi yıl olduğunu söylememişiz belki oradan yırtabiliriz. Chucky 3 yaşına girdiğine göre, bu vaftiz anne babalık müessesesi de 18‘inde bittiğine göre, kaba bir hesapla Chucky’ye 2028 yılında yeni bir şans vermek istedim belki ben, değil mi ama?

Bir de “D” ihtiyacımızın olmadığı hiçbir çift ayakkabıyı almayalım kararını, bir takım kelime oyunlarıyla ağzımdan almış olabilir, müzik çok yüksek olduğu için tam olarak duymamış olabilirim. Bu karar hiç alınmamış kabul edebilirsek lütfen? Teşekkürler

Hamburg’da kaldığımız otel İspanyol bir grubun oteliydi. Öyle olunca atraksiyon yapıp yeni yıla bir İspanyol geleneği ile girelim demişler. Gelenek çok hoş, saat 12’ye geri sayım başladığı zaman herkes daha önce dağıtılan 12 üzümü, 12 dilek tutarak geri sayım bitmeden önce bitirmeye çalışacak. Eğer bitirirsen dileklerin olacak demektir. Bitiremezsen “boyum bir anda 10 cm” uzasın dileğinle vedalaşma zamanıdır.

Benim için bu gelenekte 2 problem var. Birincisi üzümü sıvı ve mayalanmış haliyle tercih ederim. İkincisi de şu an yazarken aklıma şahane dilekler geliyor ama bir anda kendimi geri sayımda elimde 12 üzüm tanesiyle bulunca dileyecek 12 tane mantıklı şey bulamadım. 3’te takıldım kaldım. Ayrıca da 12 üzümü 10‘dan geriye sayarken bitirmek zor birşeymiş. Tabii ki bitiremedik. Diğerleri de bitiremedi ama onlar üzümleri bırakıp yeni yıla çığlık atarak girdi. Ben bir işi bitirmeden kenara bırakamadığım için -ki sırf bu yüzden bir sürü projeye başlamıyorum çünkü bitirene kadar saçlarımı beyazlatacağımı biliyorum- o üzümler bitene kadar yeni yıla girmeyi reddettim. “D” o an beni çok sempatik bulmamış olabilir, emin değilim ama içimden bir ses öyle diyor. Ben yeni yıla 00:02’de girdim 12 üzüm ve 3 dileğimle beraber. Şimdi o 3 dilek olmazsa 2013’ü mahvederim neye uğradığını şaşırır. Baştan söyliyeyim de sonra vay ben duymadım vay ben bilmedim olmasın.

Herkese mutlu yıllar.

1 comment:

  1. soyle'ye boyle'ye kaya kaya ancak bitirdim yaziyi :) butun dilekler gercek olsun! yeni bir sans vermen 2030'e filan olsun, is isten gecmis olsun!

    ReplyDelete